Ne dünya yeteri kadar güvenli, ne insanlar izanlı ve tekin.
Yaşamak için BİRARADA gerekli olan şey TOPLUMSAL EKİN...

DÜŞÜN(EBİL)MEK

Kendi duygularımıza sahip olduğumuz kadar, bize ait olan fikir ve düşüncelerede sahip olmalıyız. Bizi biz yapan duygu ve düşüncelerimizi dile getirmekten çekinmemeliyiz. Bilinmesi gereken, insanlar biz izin verdiğimiz sürece yerimize düşünecek, konuşacak, söz hakkına sahip olacaklardır.

Kabul ettirilmeye çalışılan düşünce biçimleri, bize ait olmadıklarından, özümseyemediğimiz için, her zaman eğreti duracak, savunmakta zorlanacağız. Bunları akıl ve yaşam süzgecimizden geçirip, bizimle ne kadar bağdaştığına ve bizi ne kadar tanımladığına dikkat etmeliyiz. Ancak, bize ait olan fikirleri, karşımızdakileri ikna edebilecek şekilde anlatabilir ve savunabiliriz. Herkesle aynı düşünce paralelinde olmayabiliriz. Hayata dair görüş ayrılıklarımız olabilir. Asıl olan, farklı görüşlere sahip insanların, mantık çerçevesi içerisinde, ortak paydada anlaşıp, bir arada yaşamı paylaşmasıdır. Unutulmamalıdırki; fikir alışverişinde bulunmak, olaylara başkalarının gözüyle bakabilmek, ufkumuzu açar, düşüncelerimizi zenginleştirir.

Sorgulanması gereken; kendimizi rahatça ifade edebiliyormuyuz? Yaşamı, yaşanılanı, açmazları çözümlemede ne kadar mahiriz? Özgür irademizle kararlar alabiliyormuyuz?.

LEDA HAMURKESEN
19-01-2012