Ne dünya yeteri kadar güvenli, ne insanlar izanlı ve tekin.
Yaşamak için BİRARADA gerekli olan şey TOPLUMSAL EKİN...

BEN ÖLEYİM SİZ RAHAT OLUN BEYLER...

Madenciyim, yerin altında, güneşten bihaber kazılar yaparım arzın merkezine doğru. Soğuk kış günlerinde ben ısıtırım yuvalarınızı. Karaya belenmiş yüzüm, karadan kara ellerim, ciğerlerimde kapkara nefes, kara gözlü yarin korkuyla beklediği, kara geleceği olmasın diye çocuklarımın, yeraltında taşı toprağı eşelerim. Göçer tünel, kayar toprak, patlar gaz, kefensizdir bulunmaz bedenim.

Tersanede emekçiyim, yatlar, gemiler inşa ederim keyfinizce, kafama kondurulan baret tek koruyucum, tonlarca demir yığınının altında, montaj yaparım, kaynak dökerim. Her gün, ama her gün vedalaşıp çıkarım yuvamdan, ekmeğim tek kavgam, yanımda- yöremde arkadaşlarım düşer teker teker, önlem almaz hiçbir merci, seçeneklerim sınırlıdır, tükenmiş dayanaklarım, ölümüne susarım.

Ben barajlarda çalışırım, aydınlanmanız için, teller kopar onarırım, kapak patlar set olurum, sıcakta soğukta alestayım her sıkıntıya, donmuş göl üzerinde, kah yürürüm, kah pedal çeviririm bir kıyıdan bir kıyıya, Kırılgandır tüm zeminler, parçalanır en zayıf yerinden buzul, saatlerce haykırırım, uzanmaz bir el donarım.

Ameleyim köşe başında, sırtımda yorganım, düşümde sılam, beylerin parmak ucundadır ekmek param. İş buyururlar güvencesiz, kabullenirim çaresiz. Basımda bir ustabaşı, sabah gün doğandan akşam batıncaya dek, inşaatta çalışırım, tuğla çekip kum eleyerek. Size yuva olacak yapı benim ellerimde büyür. Bir çadırda yer gösterirler yatmak için, kıpırtısız uzanırım, köyümde bıraktığım yavuklum ve çocuklarımla doludur rüyalarım. Oysa kıyamet yeridir etrafım, hissedemem yanarım.

Her gün haber bültenlerinde aşina olduğumuz işçi ölümlerinin, yokmuşçasına kanıksatılmaya çalışıldığı bir ülkede yaşıyoruz ne yazık ki. Ucuz söylemlerle geçiştirilmeye çalışılan, güvencesiz, insan hayatını hiçe sayan, kaba bir kazanç politikasının sonuçları oysa bütün bu yitimler. Emeği hor gören, sermayeyi kutsayan davranış biçimi her yıl yüzlerce canın kayboluşuna zemin hazırlıyor. Kaza denilip işin içinden sıyrılmaya çalışılarak, acımasızca yeni ölümlere ışık yakılıyor. Ve biz susuyoruz.

Başınıza bir kaza gelmemesi dileğiyle…

HAYRİ YÜCEL
19-04-2012